Geçtiğimiz hafta TCMB’nin beklentilerinde faiz artırımı sonrasında TL’de sınırlı bir güçlenme ve buna paralel olarak dolar kurunda 6 seviyelerine doğru geri çekilmeler oluşurken, Borsa endeksinde yukarı yönlü bir hareket izledik. Endeks yukarı hareket ile 94000 seviyesinin üzerine yükseldi ve haftayı bu seviyede kapadı.
TCMB Zaman Kazandırdı Şimdi Neler Yapılacağı Önemli
TCMB’nin kararı sonrasında döviz kurlarında öngörülebilirlik bir miktar daha artmış oldu. Faiz seviyesi olarak reel bir getiri sağlarken, önümüzdeki dönemde dışarıdan gelebilecek şoklara karşı daha dirençli bir TL görebiliriz. Faizlerin yükseltilmesi elbette tek başına yeterli değil. Ancak bu adım ekonomi yönetimi için birkaç aylık zaman kazandırmış durumda. Önemli olan bu zamanın iyi değerlendirilmesi. Önümüzdeki birkaç aylık süreçte ekonomi ve siyaset alanında atılacak adımlar verilecek kararlar belirleyici olacak. Yerli ve yabancı yatırımcıları ikna edebilecek gelişmeler gelecek dönemde TL’nin daha fazla güçlenmesini ve istikrar kazanmasını sağlayabilir. Aksi durumda, TCMB’nin hamlesi boşa gidebilir ve yeniden kur hareketleri ile karşı karşıya kalabiliriz.
Bu arada faiz artışı ile zaten yavaşlayan ekonominin bir miktar daha yavaşlaması beklenebilir. Ancak piyasa çevreleri, ekonomide faiz artışlarının zaten uygulanan faizlerde önceden yansıtıldığını, son yapılan faiz artırımının sınırlı bir etkisinin olabileceğini belirtiyor. Bununla birlikte kazanılan bu zaman içerisinde gerekli adımların gelmemesi durumunda bozulmanın devam edeceği beklentisi hâkim.
İkinci Sınav: Orta Vadeli Program
Sonuç olarak hassas bir dönemden geçiyoruz ve önümüzdeki süreçte alınacak kararlar önemli olacak. Bununla ilgili en önemli sınav 20 Eylül Perşembe günü açıklanacak Orta Vadeli Program (OVP) ile verilecek. Piyasaları ikna eden, güven verici, tutarlı bir program olarak değerlendirilen bir program görülürse faiz artırımının etkisi güçlenebilir. Buna karşılık, yerli ve yabancı yatırım çevrelerini ikna etmekten uzak, eleştirilere maruz kalan ve güven vermeyen bir program beklentilerin yeniden bozulmasına ve TCMB’nin hamlesinin boşa gitmesine neden olabilir. İnce bir çizgideyiz.
OVP içerisinde, piyasaların en çok odaklanacağı konu tasarruflar ve kaynakları olacak görünüyor. Bunun dışında bütçe açığı, faiz dışı fazla, cari açık hedeflerinin yanında, reform niteliği taşıyabilecek yasa hazırlıkları yine piyasaların görmeyi arzu ettikleri konular olacak. Hazine Bakanı, yeni ekonomi modeli sunumunda OVP, öncekilerde olduğu gibi hazırlanıp dosyaya kaldırılan bir program değil, sürekli kılavuz alınacak ve aktif olarak takip edilecek bir program olacağını, öncekilerden çok farklı olacağını ifade etmişti. Dolayısıyla, piyasaların OVP beklentilerindeki çıtayı yükseltmiş oldu.
Kısacası piyasalar OVP’nin içeriğine bakmasının ardından gelecek aylardaki uygulamaların nasıl olacağını, somut adımların gelip gelmeyeceğini yoksa kağıt üzerinde mi kalacağını izlemek isteyecektir. Başka bir konuda, tek sesliliğin olup olmaması da önemli olacak görünüyor. Dolayısıyla Perşembe günü güçlü bir OVP gelse bile piyasalar ilk başta hükümeti mükâfatlandırarak sınırlı pozitif bir reaksiyon gösterebilir. Ancak sonrasında beklemeye geçebilir. Gözler Perşembe gününde olacak.
Erdoğan Putin Görüşmesi: İdlip
Haftanın bir diğer önemli konusu ise Pazartesi günü Erdoğan ile Putin arasında gerçekleşmesi beklenen İdlip ile ilgili olacak görüşme olacak. Son Tahran zirvesinde Türkiye’nin ateşkes önerileri karşılıksız kalmış ve bir miktar gergin bir ortam oluşmuştu. Diğer yandan Suriye rejimine ait birliklerin İdlip sınırına kadar konuşlanmış olması ve Türk Birlikleri’nin radarına girmiş olması bölgedeki hassasiyetin artığını göstermekte. Önümüzdeki süreç Türkiye adına jeopolitik risklerin yüksek olabileceği bir döneme işaret ediyor. Görüşmenin ardından yapılacak açıklamalar bu konuda ipuçları edinmemizi sağlayacak.
Borsa
Borsa endeksi faiz kararının ardından 94000 seviyelerinde bulunan 50-günlük ortalamasının üzerine yükseldi. Cuma günü yüksek açılış korunamadı. Gün sonuna doğru satışların gelmesinin ardından endeks yine de günü ve haftayı ortalamasının üzerinde kapatmayı başardı. Ancak Borsa endeksinin 94000 seviyesini geçip geçmediğini anlamamız için bir gün yeterli değil. Önümüzdeki haftayı görmemiz gerekecek. Önemli olan Endeksin 94000 seviyeleri üzerine yerleşip yerleşemeyeceği. Başka deyişle teknik olarak 94000 üzerini mesken edinen bir endekse ihtiyacımız var. Bu durumda Borsa Endeksi için 6 aydır yaşanan düşüş trendinin sona erdiğini söyleyebileceğiz. Bunun sonrasında nasıl bir trend oluşacağını izleyeceğiz. Yeni bir yükseliş trendi mi, yoksa bir yatay süreç mi oluşacak göreceğiz.
Yüksek faiz ortamında Borsa’nın yükselmesi kolay değil. Bunun yanında Borsa endeksinin ekonomide bu olumsuzlukları 6 aydır fiyatlamış olabileceğini ve son altı aydır düşen bir borsa yaşadığımızı da bir kenarda düşünmek lazım.
Buna karşın Ekonomide gerekli adımlar ve güven sağlanamaz ise yeni riskler tekrar fiyatlanmaya başlanacaktır.
Piyasa OVP’yi bekleyebilir
Endeksin 94000 seviyesi üzerine yerleşmesi durumunda 98000-100000 direnç bölgelerine doğru yükseliş görebiliriz. Ancak bu yükselişin şimdilik bununla sınırlı kalması muhtemel olabilir. Buna ek olarak endeksin bu dirençlerini test etmesi zaman alabilir. Önemli bir direncin geçilerek bu seviyenin destek olarak oluşması kolay bir süreç değil. Zaman alıcı ve piyasa oyuncularına çok hata yaptıran bir piyasa olabilir. Bu nedenle yatırımcıların acele etmemelerinde fayda var. Her şeyden önce Perşembe günkü OVP görülmeden karar vermek anlamsız olacaktır. Piyasalar OVP’yi ve sonrasındaki reaksiyonları görmek isteyecektir. Bütün bunların sonucunda bu süreç olumlu şekilde atlatılırsa o zaman portföylerdeki hisse oranı yükseltilebilir. Ancak o zaman kadar hisse oranlarının en fazla %50 seviyesinde tutulmasını öneririz.
Borsa ‘da Seçicilik Devam
Gelecek süreçte yurtiçi ekonomi tarafındaki yavaşlamanın, iç piyasaya iş yapan şirketleri olumsuz etkilemesi muhtemeldir. Diğer yandan borç yükü yüksek firmalarda finansman giderleri yükselmeye devam edebilir. Bu nedenle ihracatçı, ihracat oranı yüksek, güçlü nakit yapısı olan, borcu olsa bile yönetilebilir seviyede ve risk oluşturmayan seviyede olan şirketler yine tercih edilecek görünüyor. Her şeyden önce yukarıdaki şartlara ek olarak faaliyet karlarını yükselten şirketler yine borsa da piyasa oyuncularının, yabancıların ve portföylerin tercih edeceği şirketler olacak. Aslına bakılırsa son 6 ayda iyi performans gösteren şirketlere bakıldığında bu şirketleri görebilirsiniz.
Diğer yandan TCMB’nin faiz artışının ardından başarılı bir OVP süreci geçirirsek, kurda öngörülebilirliğin artacağı beklentisi ile borsa da yabancı alımlarında da hareketlenmeler görülebilir. Ancak bunları yavaş yavaş anlayabiliriz. Çok ani hareketler oluşması beklenmemeli.
Dolar
27 Ağustos tarihinde hem BDDK’dan, hem TCMB’den hemde Hazine Bakanlığından gelen açıklamaların ve tedbir niteliğinde alınan kararların etkisiyle Dolar kuruna yaşanan agresif yükseliş hareketi durmuştu. Dolar 6 seviyesinin altına gerileyemedi ancak yeniden 7.14 zirvesini de geçememişti. TCMB’nin faiz kararı ile dolar kurunda bu seyrin daha istikrarlı bir yapıya ulaşacağını ve dış şoklara karşıda daha güçlü durabileceğini düşünüyoruz.
Önümüzdeki dönemde olağanüstü gelişmeler yaşanmaz ise DolarTL kurunda 6 seviyesi etrafında giderek azalan oynaklık içerisinde dalgalanmalar oluşabilir. Piyasaları ikna eden bir OVP ve ardından global piyasalarda GOÜ piyasaları lehine rüzgar esmesi durumunda ise 6 seviyesinin altına gerilemeler görebiliriz. Aksi durumda ise diken üzerinde Dolar kuru macerası yeniden başlayabilir. Ancak iyi bir OVP sonrasında bir iki ay istikrarlı bir döviz seyri görmemiz mümkün olabilir görünüyor.
Global tarafta ise Çarşamba günü ECB Başkanı Draghi’nin konuşması izlenecek. Pazartesi günü Euro Bölgesi enflasyon verileri, özellikle Euro kanadında izlenmesi gereken önemli takvimler. Cuma günü ise hem ABD hem Euro Bölgesine ait PMI verileri yakından izlenecek. Özellikle EURUSD paritesinin bir türlü geçemediği 1.1750 seviyesi için bu haftaki Euro Bölgesi verileri ve Draghi’nin mesajları önemli olabilir.
Buradaki görüşler kişisel görüşlerimdir. Kesinlikle yatırım tavsiyesi değildir ve yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Burada yer alan görüşler genel yatırım yorum ve tavsiyesi kapsamındadır. Buradaki görüşler kişisel risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Burada yazılanlara göre hareket ederseniz risk size aittir. Lütfen sitedeki uyarı yazısını okuyun.
Çok güzel bir yazı olmuş, teşekkür ederim Tuncay Bey.
Geçmil yıllara baktığımızda Ovp sonrasında bankaların hisseleri %3-%6 arasında düşüş yaşamış. Dğşğncem o ki bu hisselerden uzak durmalıyız. Sizce Ovp sonrası hangi sektör canlanabilir?
Selamlar,
Belirli bir sektör yok. Yazılarımda sıkça belirtiyorum. İhracat yoğun şirketler ve borç riski olmayan şirketler.