Borsa açısından 2020 yılı oldukça iyi geçti. Pandeminin ortaya çıktığı Mart ayında gördüğümüz dip seviyesinden neredeyse %100 artış ile yılı tamamlayan BIST100 Borsa endeksi için 2021 yılının bu sert yükselişin sindirilmesi ile geçeceğini tahmin ediyorduk. Nitekim öyle de oldu. Ancak bu süre içerisinde pek çok hissede iyi gelen bilançolara rağmen düşüşlerin olması, anlamsız baskıların devam etmesi beklenmedik bir gelişmeydi.

Seçici, araştırmaya ve analize önem veren yatırımcılar borsaya kırgın olabilir. Bunda haklı da olabilirler. Ancak Borsa’nın ve Şirketlerin bir günahı yok. Borsa’daki gelişmelerin, hisse senetlerindeki baskının kendi faaliyetleri ile ilgili olmadığını söylemek zor değil. TL varlıklardaki aylardır süregelen baskı, ülke riskinin yükselmesinden ve yatırım ikliminin uygun olmamasından başka bir şey değil. Borsa geldiği mevcut seviyelerde ve özellikle blue chip hisselerde oldukça ucuz bir seviyede ve yabancıların büyük bir iştahla beklediğinden şüphem yok. Yabancı yatırımcıları bizden uzak tutan en önemli şeyin mevcut finansal yapı ve beklentilerdeki belirsizlik olduğu bir gerçek. Yoksa mevcut fiyatlar pek çok yatırımcıya inanılmaz fırsatlar sunuyor. Yine de uzun vadede borsadaki fiyatlamalar normale dönecektir. Sadece yatırımcılar zaman kaybedecekler.
TCMB Beklentisi
Haftaya Perşembe günü TCMB faiz kararı alınacak. 23 Eylül tarihindeki toplantıda beklenmedik bir şekilde 100 baz puan indiren Merkez için beklentiler yine 50-100 baz puan indirim geleceği yönünde. İlk faiz indiriminden bu yana TL, Dolar karşısında %7.2 değer kaybetti. Bu hesabı 7 Eylül tarihinde TCMB Başkanı’nın Alman sanayicilerin yaptığı konuşmadan itibaren alırsak TL’nin değer kaybı %12’yi buluyor. Uzun Vadeli tahvil faizleri ise 23 Eylül’deki faiz kararından itibaren %17.35’den %19.96 seviyesine 260 baz puan yükseldi. Bunda hem ilerleyen süreçte enflasyondaki yükselişin sertleşmesi beklentisi etkili olurken, yerli kurumsal yatırımcıların TL cinsi tahvillerden döviz cinsi eurobondlara yönelmesi etkili olmuş görünüyor. Başka deyişle yerli kurumsal ve bireysel yatırımcıların bile TL varlıklardan uzaklaşmaya başladığı söylenebilir. Şu an piyasada TCMB’nin faiz indirimlerine devam edeceği ve buna bağlı olarak Dolar kurunun yükselişini sürdüreceği ve gelecek dönemde daha yüksek bir enflasyon geleceği fiyatlaması bulunuyor. TCMB’nin faiz indirmesi durumunda piyasadaki fiyatlamalar aynen devam edecektir. Pas geçmesi durumunda ise Dolar kurlarında kısa süreli bir gevşeme görebiliriz. Burada politika metnindeki ifadelerde önemli olacaktır. Bu konuda fazla söze gerek yok.
Hazine’nin Yüklü İç Borç Ödemesi
Gelecek hafta Hazine’nin 24.7 milyar TL’si piyasaya olmak üzere toplam 32.6 milyar TL iç borç ödemesi bulunuyor. Çok yoğun bir iç borç ödeme haftası olacak. Buna karşılık Hazine Pazartesi günü 2, Salı 3 olmak üzere toplam 5 adet ihale açacak. Faiz indiriminin ardından borçlanma maliyetinin son faiz seviyelerindeki yükselişe göre 250 baz puan daha yukarıda olması üzücü bir durum. Gelecek talep ne seviyede olacak takip edeceğiz. (İç Borçlanma Takvimi için tıklayınız)
Dış piyasalarda ise Çarşamba günü Euro Bölgesi TÜFE ve Cuma günü PMI verileri damga vuracak. Ancak iç gelişmelerdeki yoğunluk nedeni ile dış gelişmeler arka planda kalabilir.
Borsa
Borsa endeksi teknik olarak güçlü değil. Ana hatları ile 1370 desteği önemli bir stop loss olarak izlenebilir. Bu seviyenin altına düşüşler olursa yeni bir düşüş trendi görebiliriz. Ancak şimdilik bu noktada değil. Yukarıda ise 1427 seviyesi üzerine yerleşebilirse, 1470 seviyelerine doğru bir yükseliş oluşabilir. Ancak şimdilik bu noktada da değiliz. Kısa vadeli yatırımcıların 1370 endeks seviyesini stop almaları doğru olabilir. Bu seviyenin altında ya pozisyon azaltmak ya da VIOP endeks kontratında kısa pozisyon açarak hedge etmek doğru bir taktik olacaktır. Genel olarak %100 hissede olacak, kredili hisse taşıyacak bir piyasada olmadığımızı uzun zamandır söylüyorum.

Bilançolar başlıyor
Haftaya 3.çeyrek bilançoları başlıyor. 18 Ekim’de Kalekim, 21 Ekim Arçelik, Tav Havalimanları, 25 Ekim Aksigorta ile bilançolar devam edecek. 25 Ekim tarihinden sonra bilançolar daha yoğun gelecek. Genel olarak sanayi şirketlerinde pozitif ve güçlü bilançolar bekliyoruz. 3.çeyrekte kur farkı %2.1 gerçekleştiği için kur farkı gelir ve giderlerinin damga vurmasını beklemiyorum. Ancak son çeyrek bilançolarında bunu ciddi seviyede konuşabiliriz. Nakit zengini, özellikle döviz fazlası olan ve yüksek ihracat potansiyeline sahip şirketler önümüzdeki çeyreklerde daha fazla tercih edilebilirler. Yatırımcıların analizleri okumalarını ve takip etmelerini öneririm.
Dolar
Dolar kurunda fazla söylenecek söz kalmadı dersek yanlış olmaz şeklindeki görüşümü uzun zamandır koruyorum. TCMB toplantısında pas geçse bile Dolar kurunda sınırlı bir geri çekilme olabilir ancak genel yukarı trend ilerleyen aylarda devam edecektir. Faiz indirimi gelmesi durumunda ise yukarı seyir sürecektir. Yani her iki ihtimalde de TL ABD Dolarına karşı orta ve uzun vadede değer kaybetmeye devam edecek. Bunun tersine dönmesi için TCMB’nin ciddi bir politika değişikliğine gitmesi gerekli. Bu ise beklenmiyor. Teknik olarak yorum yapmak çok anlamlı değil. Mevcut şartlarda Dolar kuru için bir seviye tahmin etmekte çok anlamlı değil. Dolar kurunda yılbaşından bu yana artış %25 seviyesini buldu. Bu rakam manşet enflasyonun üzerinde bulunuyor. Bu durum beklentilerdeki bozulmanın bir sonucu.

Borfin Eğitimlerim ile ilgileniyorsanız detaylı bilgiler için aşağıda linkleri paylaşıyorum. Eğitimsiz kalmayın. Kendi analizlerinizi kendiniz yapacak seviyede olun. Faydalı olacağından şüphem yok.
İleri Temel analiz ve Şirket Değerleme : https://borfin.com.tr/egitim/Icerik.aspx?ID=8485&UrunID=2428…
Temel Borsa Eğitimi: https://borfin.com.tr/egitim/Icerik.aspx?ID=8447&UrunID=2424
YASAL UYARI
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan ve hiçbir şekilde yönlendirici nitelikte olmayan içerik, yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.