Geçtiğimiz hafta piyasalar yine hareketli bir süreci geride bıraktı. Borsa BIST 100 endeksi 97990 seviyesine kadar gerilerken, bu seviye 9 Mayıs tarihinde gördüğü 97850 seviyesine oldukça yakın bir dip olarak gerçekleşti. Endekste bu noktalardan Cuma günü tepki alımları görüldü ancak çok güçlü olduğu söylenemez. DolarTL kuru ise 22-günlük hareketli ortalamasının bulunduğu 4.44 seviyesini görmesinin ardından yeniden yönünü yukarı çevirdi ve haftayı 4.66 seviyelerinde kapattı. Geçen haftanın en önemli gelişmesi TCMB’nin sadeleşme adımıydı. TCMB’nin adımının ardından TL’de güçlenme görüldü ancak haftanın ikinci yarısında ABD Dolarının küresel piyasalarda yeniden güçlenmeye başlaması ve kredi derecelendirme kuruluşlarına yönelik olumsuz haber geleceği beklentileri ile birlikte yönünü yukarı çevirdi. Dış etkenler içerisinde İtalya’ya yönelik endişelerin euro’da yarattığı depresyon sonucunda ABD Dolar endeksini yükseltmesi ve risk iştahını azaltması gösterilebilir. Haftanın sonuna doğru İtalya 10 yıllık tahvil faizlerinin hızlı yükselişini sonlandırdığı ve tekrar gevşemeye başladığını görmek olumlu.
Haftayı kapatırken piyasalardaki huzursuzluğun nedeni belli oldu diyebiliriz. Fitch bazı Türk Bankalarını negatif izmeleye aldığını bildirirken, Moody’s Türkiye’nin Ba2 seviyesindeki kredi notunu gelecek dönemdeki makro ekonomik belirsizlik gerekçesi ile izlemeye aldığını bildirdi. Özellikle yabancılardan gelen satışlar bu haberlere yönelik negatif beklentilerin önceden satıldığını gösteriyor.
Diğer yandan ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, dövizin kısmen kontrol altına alındığını ve Londra’daki toplantının ardından para akışlarının başladığı yönünde açıklamalarda bulundu. Şimşek ayrıca sıkılaşmanın ve reformist politikalarında devam edeceğini ve sadeliğin süreceğini bildirdi. Diğer yandan Maliye Bakanı Naci Ağbal’ın sıkılaştırma mesajları, bir yandan TCMB sıkılaşırken, diğer yandan maliye politikası gevşek yönündeki eleştirilere karşı önemli bir mesaj. Mehmet Şimşek’in ve Naci Ağbal’ın açıklamalarının piyasalarda ne derece etkili olacağını göreceğiz. Ancak geçen hafta kredi notlarına yönelik belirsizliğin önemli bir kısmının satılmış olabileceğini ümit ediyoruz.
Ek olarak uluslarararası finans kuruluşlarının Türkiye’nin 2018 yılı büyüme beklentilerini aşağıya çektiklerini de görüyoruz. Ancak sanayi üretim verileri ilk çeyrek büyümenin %7 seviyelerinde olabileceğini gösteriyor. Ancak bazı kollardaki soğuma sinyalleri Türkiye büyümesinin yılın kalan çeyreklerinde hızını ve ivmesini yitirebileceğini gösteriyor. Özellikle kurlardaki dengesiz dalgalanma gelecek çeyreklerde büyüme için negatif etkiler yaratacak görünüyor.
Enflasyon ve Merkez Bankası Haftanın gündemi
Gelecek hafta Pazartesi günü Mayıs ayı enflasyon verileri içeride önemli olacak. Beklentiler aylık TÜFE’de %1.55 artış olacağı yönünde. Yıllık TÜFE’nin ise %0.85’den %12 seviyesine yükselmesi bekleniyor. Mehmet Şimşek hafta sonu yaptığı açıklamalarında enflasyonda zirveye gelindiğini gelecek aylardan itibaren düşüş başlayacağını ifade ediyor. Ancak enflasyonun yüksek gelmesi durumunda piyasalarda TCMB’nin 7 Haziran tarihindeki toplantısına yönelik ilave faiz artırımı yönünde beklentiler yok değil. TCMB’nin yapması gereken önemli adımları attığını düşünüyoruz. O tarihte kurda şok dalgalar oluşması durumunda faiz artırımı olabileceğini aksi durumda herhangi bir faiz artırımı olmasını beklemiyoruz. İçeride TCMB açıklamaları ve yetkili ağızlardan yapılacak açıklamalar nemli olacak.
Borsa Endeksi kritik noktalarda
Borsa BIST 100 endeksinde ise banka ağırlıklı satışlar devam ediyor. Banka endeksi 139160 seviyesindeki desteğinin altına gerilerken, Garanti Bankası 8.74 desteğini kırmış durumda. Bankalardaki satışların devam etmesi durumunda BIST 100 endeksinin 97850 desteğinin altına gerilemesi muhtemel. Endekste bu seviyenin altında kalıcı seyirler oluşması gelecek günlerde 91000-92000 seviyesine doğru yeni bir düşüşün önünü açabilir. Bu yüzden riskli görünüm sürüyor.
Teknik olarak Cuma günü zayıfta olsa ikili dip görüntüsü oluşurken, göstergeler ile Borsa endeksi arasında pozitif uyuşmazlık giderek belirginleşiyor. Daha net yorum için zamana ihtiyaç var. Ancak bunun doğrulanması durumunda endekste gelecek hafta tepki yükselişi şansı doğabilir. Bu yükseliş 102000-103000 bölgesi ile sınırlı kalabilir.
Dolar için Enlasyon ve TCMB etkili olabilir
DolarTL kurunda ise 4.92’den başlayan dönüş 4.44 seviyesinde son bulmuş görünüyor. Hızlı geri alımın ardından bu şekilde tepkilerin oluşması normal. DolarTL’de alıcı olurken, TCMB’nin aktif olduğunu unutmamakta fayda var. 7 Haziran toplantısı dahil olmak üzere her zaman piyasalarda aksiyon alması muhtemel zamanlardayız. Ayrıca Pazartesi günkü enflasyon verisi de Dolar kuru üzerinde etkili olabilir. Bu nedenle ani yukarı aşağı hareketler görebiliriz. Her şeyin yolunda gitmesi durumunda USDTRY kurunda 4.44 ile 4.92 arasındaki dalgalanma giderek sönümlü bir şekilde istikrara kavuşacaktır.
Buradaki görüşler kişisel görüşlerimdir. Kesinlikle yatırım tavsiyesi değildir ve yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Burada yer alan görüşler genel yatırım yorum ve tavsiyesi kapsamındadır. Buradaki görüşler kişisel risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Burada yazılanlara göre hareket ederseniz risk size aittir. Lütfen sitedeki uyarı yazısını okuyun.