Borsa endeksi Seçimin ilk tur sonuçlarının ardından haftayı %7.14 düşüşle kapadı. Seçim öncesi alınan yabancı pozisyonlarının, sonuçların ardından satışa geldiğini izledik. En çok bankacılık sektöründe satışlar gelirken, XBANK endeksi %19.19 düştü. Yine yabancı takas oranı %30.21 seviyesine yükselmesinin ardından seçim sonuçlarının ardından %28.64 seviyesine dört gün içerisinde geriledi. Yabancı oranındaki gerileme önümüzdeki günlerde devam edebilir.
BIST100 Dışı Hisseler Öne Çıktı
Geçen hafta endeksteki %7.14 düşüşe karşılık ilginç istatistikler ve kazançlar oluştu. Mesela XYUZO endeksi yani BIST30 dışı 100 endeksi %3.92 geriledi. Endeksteki düşüşe karşılık sınırlı bir gerileme diyebiliriz. Bununla birlikte BIST100 dışı hisseleri temsil eden XTUMY endeksi ise haftayı %2.33 kazançla kapadı. Geçen hafta satışların büyük çoğunluğunun başta bankalar olmak üzere BIST30 endeks hisselerinde yoğunlaştığını görüyoruz. Çünkü seçim öncesinde bu hisselerde pozisyonlar alınmıştı. Halka arz endeksinin ise %6.12 gibi etkileyici bir şekilde yükseldiğini izledik. Ana Pazar endeksi de haftayı pozitif bölgede kapadı. Çok net bir şekilde BIST100 dışı hisselere bir yönelme olduğunu söylemek mümkün. Tabi bu yönelme ne kadar kalıcı olacak göreceğiz.
2.Tur Öncesi Son Hafta – Belirsizlik mi bitecek, yeni belirsizlikler mi Başlayacak?
Önümüzdeki hafta 2.tur oylamanın öncesindeki son hafta olacak. Bir yandan bakıldığında piyasalar için seçim büyük ölçüde netleşti diyebiliriz. Erdoğan’ın aldığı %49.52 oy, 2.turda rahat bir şekilde alabileceğini gösteriyor. Seçim’in tamamlanması ile birlikte belirsizlik tamamen ortadan kalkacak. Bu açıdan olumlu diyebiliriz. Hatta öyle ki seçimi Erdoğan’ın kazanması ile Meclisteki çoğunlukla birlikte siyasi istikrarsızlık gibi bir riskin olmayacağı, ekonomide zorlu süreçte hem başkanlık hem Meclis olarak güçlü bir Hükümet’in olmasının olumlu algılanması bile mümkün.
Diğer yandan piyasalar için seçimin sonucundan daha çok hükümetin ekonomide nasıl bir yol izleyeceği ile ilgili açıklamaları önemli olacak. Erdoğan hükümetinin şu ana kadar bununla ilgili yaptığı açıklama net aslında. Yeni ekonomi modelinden geri adım atılmayacağı ve düşük faizini devam edeceği kesin bir dille ifade ediliyor. Bu durum piyasalarda dalgalanma yaratan önemli bir etken.
Dalgalanma yaratıyor çünkü piyasalar mevcut ekonomik uygulamaların özellikle kur politikası ve bankalar üzerindeki baskıların sürdürülebilir olmadığını düşünüyor. İlerleyen bir zamanda eğer yavaş dahi olsa bir politikalardan bir dönüş olmaz ise, ekonomide görünmez elin ortaya çıkacağı ve ekonomide bir krize yol açabileceği beklentisi her geçen gün güçleniyor. Bu süreci yönetmek Hükümet’in görevi.
Şu ana kadar bir şekilde kuru baskılayarak ve TL’ye erişimi zorlaştırarak bu süreç idare edildi. Daha ne kadar idare edilecek bir yorum yapmak mümkün değil. Bu konuda çok farklı yorumlar mevcut. Ancak ne olursa Hükümet 31 Mart 2024 tarihinde yapılması beklenen yerel seçimlere kadar mevcut durumu bozmak istemeyecektir. Bu nedenle idare edebildiği yere kadar mevcut politikalara devam etmek isteyebilir.
Ancak bu süre içerisinde kur likiditesi, şirketlerin kredi akımlarında önemli bozulmalar ve buna bağlı olarak işsizlikte artışlar başlarsa, gerekli önlemlerin alınacağını, hafif de olsa bir dönüş işaretlerinin gelebileceğini bekleriz.
Borsa Ne Yapacak
Buraya kadar piyasalar için çok olumluya yorabileceğimiz bir bakış akışı yok. Muhtemelen kuru baskı altında tutmak için KKM üst sınırı ve mevduatlardaki faiz oranlarındaki yükselişler devam edebilir. Faizler şimdiden %40 seviyesine gelmiş bulunuyor. Bu durum Borsa için önemli bir engel teşkil edecektir.
Diğer yandan gelen 3 aylık bilançolarda şunu gördük. Satışlarda çok önemli bir sorun yok. Yani şirketler satabilmişler. Piyasadaki alım gücü bir şekilde devam etmiş ve ticaret işlemiş. Ancak maliyetlerdeki artışlar ciddi şekilde artmaya devam etmiş. Maliyetlerdeki artışı son çeyrekte görmüştük ve 1Ç’de bu ivmelenmiş. Bir diğer gördüğüm olumsuz durum, işletme sermayesi kaynaklı negatif nakit akışlarının oluşması. Bu durum şirketlerin borçlanma ihtiyacını arttıracaktır. Finansman bulmak sıkıntı çeken şirketler için bu durumda krediye erişim konusunda yaşanacak sıkıntılar ciddi sorunlara yol açabilir.
Bu elbette bütün şirketler için değil. Nakit akışını iyi yöneten, işletme sermayesi yönetimini disiplinli şekilde yöneten Şirketler, ayrıca nakit fazlası olan, borçsuz ya da çok düşük borca sahip olan şirketler bu dönemi kolaylık atlatabilir. Döviz riski olmayanlar, gelirleri döviz bazında olan Şirketlerde oluşabilecek bir kur şokunu atlatabilirler. Bu nedenle önümüzdeki dönemde Borsada bu tarz şirketlere ciddi şekilde yönelmeler ve zayıf olanlardan güçlü olanlara doğru pozisyonlar değişikliklerini bolca izleyeceğiz.
Ancak hep söylediğim bir şeyi tekrar hatırlatmak istiyorum. Borsada fırsatlar sonsuzdur. Piyasa her zaman fırsat verir. Her türlü ekonomi içerisinde bundan fayda sağlayacak şirketlerde hep olmuştur. Diğer yandan değer uzun vadede oluşur. Evet Ekonomik dalgalanmalar borsada fiyatları dalgalandıracaktır, ancak iyi şirketler uzun vadede değer kazanmaya devam edecektir.
Yatırımcılar diğer yandan yabancı hisse fonlarına, cazip getiriye ulaşan eurobondlar nedeni ile eurobond fonlarına, emtia fonlarına yönelebilirler. Yüksek faizlerden olumlu etkilenecek para piyasası fonlarına yönelmeler görebiliriz. Temkinli olmak amacıyla Türk hisse fonlarına gelen satışların devam etmesi muhtemel olabilir.
ABD Borsaları Güçleniyor
S&P endeksi 4000 seviyesinin üzerinde ısrarla seyrini koruyor. Henüz 4200 seviyesini geçmiş değil ancak bu seviyeye doğru bir ivmelenme görmekteyiz. Fed Başkanı Powell, geçen hafta bankaların sıkılaşmasının, Fed’i faizleri gerektiği kadar yüksek seviyelere çıkarmasını gerektirmeyebileceği yönündeki açıklaması olumlu algılandı. S&P endeksinde 4200 seviyesinin üzerine yükselişle oluşursa ilginç bir şekilde hızlı yükselişler görebiliriz. İlginç diyorum çünkü ABD tarafında da ünlü pek çok kişinin 2023 de ABD borsalarında ciddi düşüşler olacağı yönündeki beklentiler devam ediyor. Buna rağmen S&P ısrarlı seyrini koruyor.
İçeride 2.Tur öncesi son hafta, Dışarıda Fed Tutanakları ve PMI verileri
Haftalık veri takviminde, seçimin 2.turu öncesindeki son hafta olacak. Bu nedenle yine siyaset yoğun bir hafta olabilir. Ekonomi veri olarak Pazartesi günü Tüketici güven Endeksi alınacak. Aynı gün Nisan ayı Sigortacılık verileri ve Ham çelik verileri sektörel veri olması nedeni ile ilgi çekebilir. Çarşamba günü Reel Kesim tüketici Güveni ve Kapasite Kullanım oranlarını alacağız. KKO oranı en son %75.40 açıklanmıştı. Perşembe günü ise TCMB faiz kararı izlenecek. Beklentiler %8.50 olan politika faizinde değişiklik olmayacağı yönünde.
Dışarıda ise Pazartesi günü Euro Bölgesi Tüketici Güveni verisi alınacak. Salı günü hem Euro bölgesi ve ABD tarafında imalat ve hizmet PMI verileri günün önemli verileri olacak. Çarşamba günü Almanya IFO beklenti anketi ve Fed toplantı tutanakları önemle takip edilecek. Perşembe günü ABD 1Ç büyüme verilerini alıyor olacağız. Yıllık büyüme oranın %3.90’dan 54’e yükselmesi bekleniyor. Cuma günü ise ABD Kişisel Gelir ve Harcamalar Fed için önemli bir veri.
Borsa Endeksi Zayıflıyor
Borsa Endeksi yaklaşık 4 aydır içinde hareket ettiği 4500-5500 bandının alt sınırını tekrar zorluyor. 4500 seviyesinin altında inatçı kapanışlar oluşması durumunda 50 haftalık ortalama olan 4180 seviyelerine kadar düşüş görebiliriz. Buna karşılık 4500 üzerinde tutunması durumunda ise 4700 ve 4900 seviyelerine doğru tepkiler görmek mümkün.
Güçlenen Dolar Altına Bası Yapıyor
Ons Altın 2072 zirve direncini test etmesinin arından ABD dolarındaki güçlenmenin yarattığı baskı ile hızla 1977 seviyesine geriledi. Grafikte bulunduğu nokta pozisyon açmak için güven verici bir yer değil. 1915 seviyesine doğru gerileme olması durumunda bu seviyeye yakın noktalar alım için daha uygun olabilir. Bu arada Dolar endeksinin 105 direncini zorlaması durumunda Altında 1915 desteğine gerileme riski artacaktır.
Çocuğunuza Borsa Hesabı açın makalemi okumanızı tavsiye ederim.
KENDİNİZİ EĞİTİN. EĞİTİME ZAMAN AYIRIN.
YASAL UYARI
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, kişilerin risk ve getiri tercihleri dikkate alınarak kişiye özel sunulmaktadır. Burada yer alan ve hiçbir şekilde yönlendirici nitelikte olmayan içerik, yorum ve tavsiyeler ise genel niteliktedir. Bu tavsiyeler mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.